Eylül 2016

Denizlerdeki biyolojik çeşitlilik korunuyor

01.09.2016

marine biodiversity_Greenpeace.jpgGünümüzde dünya denizlerindeki biyolojik çeşitlilik birçok faktörün etkisiyle tehlike altında bulunmaktadır. İklim değişikliği, asitlenme, deniz dibi madenciliği, balık stoklarının aşırı kullanımı ve istilacı yabancı türler deniz hayatını tehdit etmektedir. Kıyı bölgelerdeki koşullar daha zorlayıcı olsa da ulus devletlerin sınırları dışındaki açık denizlerde koşulların daha elverişli olmasına rağmen yasal uygulamalarla boşluklar olabilmekte ve mevcut mevzuata uyumda ve yürütmede sorunlar çıkabilmektedir.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, bu meseleye çözüm getirmek amacıyla Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi kapsamında sunulacak yeni bir yasal belgenin hazırlıklarını yapıyor. Belge, diğer ilgili konuların dışında denizlerdeki biyolojik çeşitliğinin korunması için okyanus kaynaklarının sürdürülebilir bir rejimle kullanılmasını ele alıyor.

IMO, 26 Ağustos – 9 Eylül 2016 tarihlerinde BM'nin New York'taki merkezinde bu konuyla ilgilli düzenlenen bir hazırlık toplantısına katıldı. IMO'yu temsil eden Üye Devlet'lerden Liberya ve İsveç, ulus devletlerin sınırları dışındaki denizlerde başarılı bir şekilde işleyen ve uygulanan IMO kuralları hakkında bir sunum gerçekleştirdi. Sunumda bu kuralların denizlerdeki biyolojik çeşitliliğin korunmasına aktif olarak katkı sağladığı vurgulandı.

 Fotoğraf: Greenpeace

 

Tehlikeli kargoların durumu tartışıldı

05/09/2016

Üçüncü oturumunu eylül ayının ilk haftası IMO Merkez Binası'nda gerçekleştiren Kargo ve Konteynerlerin Taşınması Alt komitesi (CCC)'nin gündeminde potansiyel olarak tehlikeli kargoların güvenli bir şekilde taşınması konusu vardı. Boksit veya kömür gibi sıvılaşma tehlikesi bulunan kargoların yarattığı güvenlik endişeleri özellikle tartışıldı ve taşıma programlarının gözden geçirilmesi/yenilenmesi olasılığı değerlendirildi. Alt komitenin sıvılaştırılmış hidrojen yüklü kargoların taşınmasıyla ilgili geçiş niteliğindeki tavsiyelere son halini vermesi, yakıt olarak metil/etil alkol kullanan gemilerin güvenliğine dair yasal hükümler hazırlaması ve gaz ve düşük yanma noktasına sahip yakıt kodunda taslak değişikliklere gitmesi bekleniyor.

IMO Genel Sekreteri Kitack Lim'in konuşmasıyla açılan toplantıda IMO kodlarından katı dökme yüklerin güvenli taşınmasına yönelik kod (IMSBC) ve uluslararası denizcilikte tehlikeli yükler (IMDG) kodunun güncellenmesi konuları da ele alındı. Buna göre, IMSBC'ye yönelik taslak değişiklikler 2017'de, IMDG'yle ilgili taslak değişiklikler ise 2018'de kabul edilmek üzere gözden geçirildi.

 

Afrika'da ilerlemelerin yolu açılıyor

06/09/2016

27-28 Ağustos 2016'da Kenya'nın Nairobi şehrinde düzenlenen Afrika'nın Kalkınması için Altıncı Tokyo Uluslararası Konferansı (TICAD VI)'nda imo supporting africa.jpgNairobi Beyanı'nın kabul edilmesi, IMO'nun Afrika denizcilik kapasitesinin genişlemesi için verdiği desteğe yeni bir boyut kazandırdı. Nairobi Beyanı, denizcilikle ilgili konuların önemini vurgulamakta ve özellikle deniz haydutluğu, yasadışı balıkçılık vb. deniz suçlarının engellenip deniz güvenliğinin sağlanmasında bölgesel ve uluslararası düzeyde tedbirler alınması gerektiğinin altını çizmektedir. Beyan'da ele alınan bir diğer konu da deniz güvenliğinin ve emniyetinin Afrika'nın 2050 Yılı Entegre Denizcilik Stratejisi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğidir. IMO ve Afrika Birliği (African Union)'nin ortak çalışması sonucu hazırlanan 2050 Stratejisi Afrika'nın okyanuslarından, denizlerinden ve iç sularından ülke zenginliğini arttırmada daha fazla yararlanılması için denizcilik ekonomisinin canlandırılmasını ve denizlerdeki faaliyetlerin çevreye duyarlı bir şekilde yürütülüp tam potansiyellerinin tanınmasını amaçlamaktadır.

TICAD'ın yedinci toplantısı 2019'da Japonya'da düzenlenecektir.

 

Londra'daki Konferansta Nairobi enkaz kaldırma sözleşmesi konuşuldu

07/09/2016

7-8 Eylül 2016 tarihlerinde düzenlenen 7. Deniz Kazalarına Müdahale ve Kurtarma Konferansı'nın gündeminde enkaz kaldırma prosedürleriyle ilgili IMO sözleşmesi vardı. Konferansa katılım sağlayan IMO temsilcisi, Nairobi Enkaz Kaldırma Sözleşmesi hakkında bilgi verdi ve devletlerin deniz çevresini ve kıyı şeridini tehdit eden gemi enkazlarını kaldırırken veya kaldırılmasını sağlarken seyir güvenliği başta olmak üzere gözetecekleri yasal zemini açıkladı.

Sözleşme, ülkelerin iç suları dışındaki sularda bulunan gemi enkazlarının hızlı ve başarılı bir şekilde kaldırılması için uluslararası geçerliliği olan standart kurallar getirdiği gibi bu kuralların istenirse ülkelerin iç sularında uygulanmasına da olanak tanıyor.

Nairobi Sözleşmesi, konferansın sigorta piyasasını etkileyen unsurları ve gemi sahiplerinin sorunlarını ele alan özel bir oturumunda konuşuldu. Sözleşme hükümlerine göre, tehlikeli gemi enkazlarının yerlerinin saptanması ve kaldırılmasıyla ilgili masraflarda gemi sahiplerinin ciddi bir yükümlülüğünün bulunduğu ve bu yükümlülüğü kapsayacak şekilde sigorta yapılmasının zorunlu olduğu vurgulandı.

 

Kamerun'da deniz güvenliğine IMO'dan destek

08/09/2016

IMO, Kamerun'un Yaoundé kentinde çeşitli bakanlıklardan ve Denizcilik İdaresi gibi ulusal ajanslardan gelen katılımcılar için deniz güvenliğine yönelik bir eğitim düzenledi. Eğitim programıyla, deniz güvenliği ve deniz hukuku uygulamalarında ajansların işbirliğini ve hükümetin tüm organlarıyla etkin olmasını teşvik etmek amaçlandı. Tartışma ortamı oluşturmak ve bakanlıklar ile ajanslar arasındaki işbirliğinin gerekliliğini göstermek için birçok senaryodan yararlanıldı.

Etkinlik, IMO'nun Batı Afrika'da düzenlediği on yedinci uygulamalı eğitim oldu. Eğitim deniz güvenliğinde uzman bir ekip tarafından tamamlanırken, Kamerun Savunma Bakanlığı da ev sahipliği yaptı.

 

IMO Balast Suyu ve Sedimanlarının Kontrol ve Yönetimi Sözleşmesi 2017'de Yürürlüğe Girecek

Gemi Balast Suyu ve Sedimanlarının Kontrol ve Yönetimi Hakkında Uluslararası Sözleşme (BWM Convention), suda yaşayan istilacı türlerin yayılmasını engellemeye yönelik önemli bir adım olarak 8 Eylül 2017'de yürürlüğe giriyor. Sözleşme hükümlerine göre, gemiler yerel ekolojik sistemlere ve biyolojik çeşitliliğbwm.jpge zarar veren ve finansal kayıplara yol açan balast suyu ve sedimanlardaki organizmaların ve patojenlerin temizlenmesi, zararsız duruma getirilmesi ve alımından ya da boşaltılmasından kaçınılması zorunlu olacak. 

Sözleşme'nin yürürlüğe girmesi için, Sözleşme koşullarında belirtildiği üzere, dünya ticaret filosu içindeki tonaj oranı toplamda % 35'e ulaşan en az 30 devletin BWM Sözleşmesi'ni kabul etmesi gerekiyordu. Son olarak Finlandiya'nın imzalamasıyla birlikte Sözleşme'yi kabul eden 52 devletin toplam tonaj oranı % 35.1441'e ulaşmıştır.

Balast Suyu Yönetimi Sözleşmesi, uluslararası taşıma yapan bütün gemilerin balast suları ve oluşan sedimanları belli başlı standartlara göre yönetmesini ve bunu gemiye özel balast suyu yönetimi planı çerçevesinde yapmasını zorunlu tutmaktadır. Ayrıca bütün gemilerde "Balast Suyu Kayıt Defteri" ile "Uluslararası Balast Suyu Yönetimi Sertifikası" bulundurulması da gerekiyor. Balast suyu performans standardı zamana yayılarak aşama aşama uygulamaya alınacaktır. Balast suyunu arıtmak ve istenmeyen organizmaları yok etmek amacıyla birçok gemi arıtma sistemleriyle donatılacaktır. Halen altmıştan fazla tip-onaylı sistem bulunmaktadır.

Gemideki balast suyu yönetimi sistemlerinin, IMO tarafından geliştirilen bir sürece uygun olarak ulusal makamlar tarafından onaylanması gerekecektir. Balast suyu yönetimi sistemlerinin gemi güvenliği, insan sağlığı ve sudaki yaşamı üzerinde olumsuz etkiler yaratmaması için bu iki kademeli süreç uygun görülmektedir.

 

IMO enerji verimliliği eğitiminde yeni adımlar atıyor

13/09/2016

IMO son olarak Gürcistan'ın Batum kentinde düzenlediği eğitimle gemilerden kaynaklı hava kirliliğinin ve sera gazı emisyonlarının azaltılması için gelişmekte olan ülkelere verdiği desteğe devam ediyor. Eğitime katılanlar, IMO GloMEEP projesi kapsamında IMArEST'le işbirliği içinde hazırlanmış olan üç yeni taslak kılavuz üzerine eğitim aldı. Kılavuzlar aşağıdaki konuları ele alıyor:

-gemilerdeki enerji verimliliği ve emisyon durumuyla ilgili hızlı bir değerlendirme yapılması,

-gemilerde enerji verimliliği stratejisinin geliştirilmesi,

-MARPOL Ek VI'nın ulusal hukuka dâhil edilmesi.

Eğitime, başka ülkelerdeki çalışmalar için örnek alınacak olan 10 pilot ülkeden 36 temsilci katıldı. Ülkelerden bir rapor hazırlayarak deniz faaliyetlerinden ne miktarda enerji verimliliği elde ettiklerini ve gemilerden kaynaklı emisyonlarının ne durumda olduğunu açıklamaları istendi. Katılımcı ülkeler ayrıca ulusal enerji verimliliği stratejileri ve MARPOL Ek VI'yı kapsayacak şekilde bir ulusal mevzuat taslağı hazırlayacaklar.

 

Ulusal deniz taşımacılığı politikaları üzerine seminer düzenlendi

15/09/2016

Karadeniz ve Hazar Denizi'ndeki ülkeler ile Moldova'nın katılım sağladığı seminerde ulusal deniz taşımacılığı politikalarının planlanması ve ihtiyaçlara uygun olarak güncellenmesi ele alındı.

IMO'nun konuyla ilgili yürüttüğü bir pilot proje kapsamında farklı ülkelerde bir dizi atölye ve seminerler düzenlenmektedir. Bu çalışmalarla, IMO ve Dünya Denizcilik Üniversitesi (World Maritime University)'nin ortak çalışmasıyla hazırlanmakta olan deniz taşımacılığı politikaları eğitim paketinin IMO'ya üye ülkelerde denenmesi amaçlanıyor. Eğitim paketinin 2016 yılının sonunda tamamlanmış olması bekleniyor.

Seminere katılımcı sağlayan ülkeler Azerbaycan, Bulgaristan, Gürcistan, İran İslam Cumhuriyeti, Moldova, Romanya, Türkiye, Türkmenistan ve Ukrayna oldu. Ayrıca, Gürcistan Uluslararası Denizcilik Forumu 2016 için gelen ülkelerden Kenya ve Malezya dört katılımcısıyla birlikte gözlemci statüsünde seminerde yer aldı.

 

Ürdün ve Romanya enkaz kaldırma anlaşmasını kabul etti

16/09/2016 ; 19/09/2016

wreck removal.jpgÜrdün, gemi enkazlarının hızlı ve başarılı bir müdahaleyle kaldırılması için uluslararası kurallar getiren Nairobi Uluslararası Enkaz Kaldırma Sözleşmesi (Nairobi International Convention on the Removal of Wrecks)'ni kabul eden 30. ülke oldu.

Sözleşme, can güvenliği başta olmak üzere deniz çevresini ve seyir güvenliğini tehdit eden gemi enkazlarını kaldırırken veya kaldırılmasını sağlarken devletlerin gözetecekleri yasal zemini açıklamaktadır.

Ürdün'ün ardından 19 Eylül 2016 tarihinde Romanya da Nairobi Sözleşmesi'ni kabul eden devletler arasına katıldı.

 

Gemilerde çürümeyi önleyici sistemlerle ilgili atölye çalışması yapıldı

19/09/2016

Hull-fouling.jpgAfrika Kıtası'na bağlı bir ada ülke olan Morityus (Mauritius)'da mikroorganizma kaynaklı biyolojik kirliliğin ve gemilerde çürümeyi önleyici sistemlerin etkileri üzerine bir atölye çalışması düzenlendi. Etkinlik, konuyla ilgili sorunları gündeme getirmesinin dışında, Gemilerde Çürümeyi Önleyici Sistemler Sözleşmesi (Anti-fouling Systems Convention) ile Biyolojik Kirlilik Kılavuzlarının kabul edilmesi ve uygulanması için daha elverişli bir duruma zemin hazırladı. Katılımcılara, Sözleşme ve Kılavuzları daha etkili şekilde uygulayabilmeleri için sınıf ortamında ve ayrıca sahada eğitimler verildi.

 

 

IMO, Birleşmiş Milletler Mülteci Zirvesine Katıldı

19/09/2016

IMO, 19 Eylül 2016 tarihinde Birleşmiş Milletler'in New York'taki merkezinde düzenlenen yüksek düzey "Mülteciler ve Göçmenler BM Zirvesi"ne katıldı.

IMO sözleşmelerinin birçoğunda deniz yoluyla göç hareketlerine yönelik hükümler bulunmaktadır. Söz gelimi, SOLAS, Bölüm V'teki Seyir Güvenliği ile ilgili ibarede, gemi kaptanlarının denizde zor durumda kalmış kişilere, konumları veya milletleri fark etmeksizin, yardım etmeleri gerektiği ifade edilmektedir. IMO, deniz yoluyla karışık göç hareketlerini "mülteci", "kurtarma ekibi" ve "uluslararası dünyanın cevabı" başlıkları altında üç farklı perspektiften yansıttığı üç kısa film çekmiştir.

(Filmlere aşağıdaki bağlantı adreslerinden erişilebilir.)

The Migrant's Story  ; The Rescuers' Story  ;  The International Response

IMO temsilcisi, göçmenlerin ve mültecilerin göç yolculuklarında yaşadıkları sorunların ele alındığı yuvarlak masa toplantısında IMO'nun SOLAS ve SAR sözleşmeleri kapsamındaki arama ve kurtarma sistemlerinin karışık göç hareketlerinde kullanılacakları öngörülerek veya bu niyetle tasarlanmadığını belirtti. Ayrıca, hükümetler ve ticaret gemileri kurtarma operasyonlarına devam etseler bile deniz yoluyla göç hareketleri için güvenli ve yasal yolların belirlenmesi gerektiğine dikkat çekti.

 

Panama gemi geri dönüşümü sözleşmesini kabul etti

19/09/2016

Hong Kong Sözleşmesi, gemilerin çevreye zarar vermeden güvenli bir şekilde geri dönüşüme girmesine destek olmak amacıyla hazırlanan bir IMO sözleşmesidir. Sözleşme, gemilerin güvenliğinden ve çalışma verimliliğinden taviz vermeden ve aynı zamanda çevresel etkilerin de gözetilerek tasarlanması, inşası ve çalıştırılmasıyla ilgili hükümleri kapsar.

Panama, Hong Kong Sözleşmesi'ni kabul eden beşinci devlet olmuştur.

 

Denizlerde plastik tehdidi

23/09/2016

22-24 Ekim 2016 tarihlerinde Hindistan'da düzenlenen Hindistan Temiz Denizler Konferansı (Indian Clean Seas Conference)'nda denizlerimizi temizplastic in seas.jpg tutmak için alınabilecek önlemler tartışıldı. Konferansa aralarında tanınmış bilim insanlarının ve hükümet temsilcilerinin de olduğu 40'ın üzerinde konuşmacı katıldı.

IMO Deniz Çevresi Direktörü, açılış konuşmasında denizlerin karşı karşıya kaldığı çevresel tehditleri ve bu tehditlere karşı geliştirilebilecek sürdürülebilir çözümleri vurguladı. Ayrıca, IMO'nun uluslararası geçerliliği olan MARPOL Sözleşmesi'nin gemilerden kaynaklanan deniz ve hava kirliliğini engellemede çok önemli bir işlevi olduğunun altını çizdi.

IMO, 25 yıl önce plastiklerin denize atılmasını tamamen yasaklayarak denizleri devasa plastik birikiminden korumak için öncü rol üstlenmiştir.

 

Pasifikler'de gemi güvenliğine yönelik eğitim düzenlendi

27/09/2016

IMO ve Pasifik Topluluğu (Pacific Community), bayrak Devleti denetçileri için Fiji'nin Suva kentinde iki hafta süreli (19-28 Ekim) bir eğitim düzenleyerek Pasifik Bölgesi'ndeki gemi güvenliği standartlarının iyileştirilmesine destek verdi. Katılımcı konumundaki on dört teknik sorumluya gemi teçhizatının ve gemi güvenliğine yönelik mevzuat ile standartların uygunluğunu denetlemeleri için gerekli yetkinliklerin kazandırılması amaçlandı.

Eğitim etkinliği, iç hat seferleri yapan gemilerdeki yolcuların can ve mal güvenliğinin artırılmasına acilen ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan IMO 2015 Manila Konferansı kapsamında gerçekleşti. Konferans, her devletin kendi iç hat seferlerinde uyguladığı mevzuatı gözden geçirmesi ve Konferans'ta kabul edilen kılavuzları uygulaması gerekliliğine karar vererek sonuçlanmıştı.

 

2016 Dünya Denizcilik Günü kutlanıyor

29/09/2016

Uluslararası Denizcilik Örgütü IMO ve uluslararası denizcilik camiası bugün (29 Eylül 2016) "Denizcilik dünya için vazgeçilmezdir" temasıyla dünya denizcilik gününü kutluyor.

Deniz yolu taşımacılığı ile diğer denizcilik faaliyetlerinin önemini vurgulama amacıyla kutlanan Dünya Denizcilik Günü, Birleşmiş Milletlerin resmi günlerinden biridir ve her sene farklı bir temayla kutlanır.

2016 için belirlenen "Denizcilik: dünya için vazgeçilmezdir" temasıyla denizcilik faaliyetleri ve insan yaşamı arasındaki önemli ilişki vurgulanacak ve IMO'nun uluslararası deniz taşımacılığını düzenleyici bir kurum olarak yaptığı çalışmalar ele alınacaktır.

IMO Genel Sekreteri Kitack Lim etkinlikle ilgili mesajında şunları kaydetti: "2016 Dünya Denizcilik Günü temasının vurguladığı gibi denizcilik sektörü dünyamız için vazgeçilmezdir ve temiz ve sürdürülebilir gelişmeye yöneldiğimiz bir dönemde denizciliğin dünya ekonomik büyümesindeki kritik rolü azalmayacaktır."

Ulusal hükümetler, Dünya Denizcilik Günü'nü genellikle Eylül ayının son haftası olmakla birlikte kendi tercih ettikleri bir tarihte kutlayabilmektedir.

Dünya Denizcilik günü Paralel Etkinliği

Dünya Denizcilik Günü Paralel Etkinliği Kasım 2016'da Türkiye'de düzenlenecektir.

Ayrıntılı bilgi için aşağıdaki internet sitesini ziyaret edebilirsiniz:

http://www.worldmaritimedayturkey.com/

 

Kaynak: IMO internet sitesi (http://www.imo.org/EN/Pages/Default.aspx)